Manisa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Ege İhracatçı Birlikleri, Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Ege Üniversitesi, Bornova Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü ve Manisa Ticaret Borsasının işbirliğiyle, “Bağcılığın Yol Haritası: Manisa Üzüm Çalıştayı" 15 Ocak 2025 tarihinde Manisa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ev sahipliğinde gerçekleşti.
Çalıştay, bağcılıkla ilgili tüm paydaşların bir araya gelerek, üretim ve pazarlamada karşılaştıkları güçlüklere karşı yenilikçi çözümler geliştirdiği önemli bir platform oldu. Katılımcılar, sektördeki sorunların çözümüne yönelik fikirlerini paylaşarak, ekolojik dengeyi sürdürebilen ve verimli bir bağcılık sisteminin oluşturulmasına katkıda bulunmaya çalışarak sahada yaşanan sorunları, çözüm önerilerini, fırsatları ve yeni gelişmeleri 5 ayrı çalışma masasında ele aldılar.
15.01.2025 tarihinde İl Müdürlüğümüz 100.Yıl Konferans Salonunda gerçekleşen Çalıştay açılışına; Manisa Valisi Vahdettin Özkan, Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Dr. Ersin Dilber, İzmir İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Şahin, Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğünden Daire Başkanları ve Uzmanlar, Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü ile Bakanlığımızın ilgili Birimlerinden yetkililer, Üniversiteler, Enstitüler, odalar, borsalar, birliklerin başkanları ve temsilcileri, sektörün değişik kesimlerinden firma yetkilileri ve meslek örgütlerinden çok sayıda davetli katıldı.
Programın açılışında konuşan Manisa Valisi Vahdettin Özkan, “Manisa'nın coğrafi konumunun, ikliminin ve toprak yapısının üzüm üretimi için son derece elverişli olduğuna dikkat çekençekti. Vali Özkan, “Manisa'da yaklaşık 871 dekar alanda, 40 bin ailemiz geçimini bağcılıktan sağlamaktadır. Hal böyle olunca Manisa, Türkiye'nin en önemli üzüm üreticisi illerinden biri olmanın haklı gururunu taşımaktadır. Aralık ayı sonuna kadar üzüm hasadı yapabildiğimiz şehrimizde, bu başarıyı sürdürülebilir bir şekilde devam ettirebilmek için yeni yöntemler ve teknolojiler geliştirmeli, üretim süreçlerimizi çevre dostu ve yenilikçi bir yaklaşımla yeniden şekillendirmeliyiz. Bağcılıkta sürdürülebilirlik, yalnızca ekonomik anlamda değil, aynı zamanda çevresel ve sosyal boyutlarda da önemli bir kavramdır. Tarımda daha verimli, daha az kaynak tüketen ve daha çevre dostu üretim yöntemlerini benimsemek, gelecekteki nesillere hem daha sağlıklı bir çevre hem de daha güçlü bir tarım sektörü bırakmak adına kritik bir adımdır. Bu kapsamda iklimsel ve ekonomik dalgalanmalara karşı dayanıklılığı artırıcı, inovasyonu destekleyen ve dünyaya entegre bir bakış açısı geliştirmemiz gerekmektedir." dedi.
Bağcılığın, Manisa'nın ihracat gelirlerinde önemli bir paya sahip olduğunu belirten Vali Özkan, ihracat pazarlarındaki rekabet şartlarının her geçen gün zorlaştığını söyledi. Bu sebeple ürün kalitesi, markalaşma ve yeni pazarlar bulmanın hedeflenmesi gerektiğinin altını çizen Vali Özkan “Ağız tadımız, şifa kaynağımız olan üzümün hem geleneksel hem de yenilikçi alanlarda kullanımını yaygınlaştırarak çeşitliliğini artırmalı ve uluslararası piyasalarda fark yaratmalıyız." şeklinde konuştu.
Üreticiler, akademik çevreler, sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte gerçekleştirilen çalıştayda güçlü bir yol haritası oluşturacağını söyleyen Vali Özkan, “Bugün yapacağımız tartışma ve değerlendirmeler, bağcılığın geleceği ve Manisa'nın tarımsal potansiyelinin daha verimli kullanılması konusunda bizlere yol gösterecektir. İnanıyorum ki bu çalıştay hem gıda arz güvenliğini sağlamak hem de ihracat kapasitemizi artırmak adına yeni fikirler ve yaklaşımlar geliştirilmesine vesile olacaktır." dedi.
Konuşmasına üzüme gönül veren bütün paydaşlara, çalıştayın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederek başlayan Manisa Tarım ve Orman İl Müdürü Metin Öztürk, “Gerçekleştirdiğimiz çalıştayın amacı, bağcılıkla ilgili en güncel verileri, teknik bilgileri ve yenilikleri paylaşmak, üreticilerimizin ve ihracatçılarımızın karşılaştığı güçlüklere çözüm bulmak ve sektördeki sürdürülebilirliği artırmak için iş birliği fırsatları üzerine konuşmaktır.
Çalıştayımızda değerli meslektaşlarımızın, bilim insanlarımızın, üreticilerimizin ve ihracatçılarımızın, sektör temsilcilerinin ve diğer paydaşların katkılarıyla bağcılıkla ilgili pek çok konu ele alınacak. Amacımız, bölgedeki üreticilerimizin bilgi ve becerilerini artırmak, sektöre katkı sağlayacak yeni stratejiler geliştirmek ve Manisa'nın bağcılık sektöründeki öncü konumunu güçlendirmektir. Bunun yanı sıra, her bir çiftçimizin ve üreticimizin sesinin duyulması, onların ihtiyaçlarına yönelik çözümler geliştirilmesi bizim için çok kıymetlidir. Çalıştayımızda yapılacak her tartışma, paylaşılan her fikir, sektöre olan katkımızı daha da artıracaktır" dedi.
500 milyon dolarlık bir ihracata konu olan stratejik bir ürün olan üzüm için böyle bir çalıştayın düzenlenmesinin önemli olduğunu kaydeden İl Müdürü Öztürk, "Üretimden ihracata kadar zincirin bütün halkalarıyla yer alıyoruz. Kuru üzümün yüzde 92'sini üreten bir iliz. Sofralık üretimde de ülkemizin en önemli üretim merkeziyiz. Hal boyunca olunca buradan çıkacak sonuçlar sadece Manisa için ülkemizin bağcılığı için önemli bir sonuçlar içeriktir. Bundan dolayı bağcılığımızın yol haritası başlığı ele alındı. Manisa sadece ülkemizin değil dünyanın en önemli üretim merkezlerinden biridir. 900 bin dekara yaklaşan bir alan, 40 binden fazla ailenin geçimini sağladığı bir alan. Dünyada bu ürünün karşılanması anlamında Manisa çok önemli bir şehirdir. Zor pazarlara çalışıyoruz. Almanya'ya, İngiltere'ye, Hollanda'ya, Amerika'ya, Japonya'ya bu üzümü ihraç ediyoruz." dedi.
Manisa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Sadık Özkasap, Manisanın tarih boyunca üzümün ana vatanı olarak anıldığını ve bunu devam ettirdiğini söyledi. Özkasap, Manisa'nın üzümden 500 milyon dolarlık ihracatla Türkiye ekonomisine büyük katkı sunduğunu belirtti. Özkasap, Manisa'yı üzüm üretiminde küresel bir güç haline getirmek için herkese görev düştüğünü kaydetti.
Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, üzüm ihracatının 500 milyon doları geçtiğini vurguladı. Işık, özellikle üzüm üretimi konusunda en önemli sorunun su olduğuna dikkat çekti. Işık, üzümün üretildiği birçok ülkede bu sorunun yaşandığını açıkladı. Işık, hep birlikte el ele vererek toprağın korunması gerektiğini belirtti. Işık, organik üzüm konusunda üretimin her yıl az da olsa arttığını dile getirdi, organik üzüm üretimin yüzde 10'lara çıktığını belirtti.
Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Dr. Ersin Dilber," Tarım, orman ve suyun stratejik öneminin arttığını artık hepimiz biliyoruz. İklim değişikliği, savaşlar, göçler, afetler, nüfus artışı hatta pandemi bunun sebepleri arasında. Bakanlık olarak bu gerçeklerden hareketle politikalarımıza yön veriyoruz. Ülkemiz bugün tarımsal hasılada Avrupa'da 1'inci, dünyada ise 9. sırada. Hem nüfusumuzun hem de ülkemizi ziyaret eden turistlerin gıda ihtiyacını sorunsuz karşılıyoruz.
Tarım sektörü, 2024'te 36,2 milyar dolarla tüm zamanların en yüksek yıllık ihracatına imza attı. Ancak gelecekte bizi bekleyen riskleri değerlendirdiğimizde bu yaptığımızdan daha fazlasını yapmamız gerektiğinin de farkındayız. 2024 yılında Belki 40 yıldır konuşulan üretim planlamasını başladık. Planlamaya uygun üretim yapanlara ilave destekler vereceğiz. Üretim planlaması kapsamında hayvancılıkta süt, besilik sığır ve kanatlı eti üretim bölgeleri belirledik. 10 ilimizi süt bölgesi, 19 ilimizi besi yetiştiriciliği bölgesi, 17 ilimizi kanatlı yetiştiriciliği bölgesi kapsamına aldık. Bu bölgelerdeki illerde üretim yapanlara çeşitli avantajlar sağlıyoruz. Su ürünlerinde de avcılık ve yetiştiricilikte üretim planlamasına başladık. Üretim planlamasıyla uyumlu Yeni Destek Modelini hayata geçirdik. İlk defa destek tutarlarını üretim döneminden önce ve 3 yıllık olarak açıkladık. Vatandaşımızın güvenilir gıdaya ulaşması için geçen yıl 1.3 milyon denetim gerçekleştirdik. Sağlığı tehlikeye düşüren ve taklit-hileli ürünleri firmaları ve ürünleri anlık olarak yayınladığımız yeni bir sistemi uygulamaya aldık. Kalıntıyla Mücadele etkin mücadele için eğitim ve denetimleri önceleyen bir eylem planının hayata koyduk. Pestisit denetimlerimizi artırdık. Son 3 yılda toplamda 250 bin numune aldık. Denetimlerde olumsuzluk tespit edilenleri imha ediyoruz.
Bugün ise Manisa ilimizin ana ürünlerinden biri olan üzüm ile ilgili alınması ve uyulması gereken kuralları ortak akılla belirlemek üzere bugün bir ara gelmiş bulunmaktayız. Ülkemiz çekirdeksiz kurutmalık üzümün %92'si Manisa'da üretiliyor. Sofralık üzümün %20'si Manisa'da. Manisa'da yaklaşık 40 bin aile 871 bin da alanda bağcılık yapmakta. Manisa sadece Türkiye'nin değil, dünyanın önemli üzüm üretim merkezi. Manisa sultani çekirdeksiz üzümü coğrafi işaret almış marka ürün. Manisa sultani çekirdeksiz üzümü asma yaprağı 'da coğrafi işaretli.
Organizasyonun bugünkü programını incelediğimde de 5 farklı konu başlığında düzenlenen oturumların, tüm katılımcılara önemli bir tecrübe kazandıracağını düşünüyorum. Bu Toplantının başta ülkemiz ve Manisa tarımına ve Üzüm Üretimi ve İlgili tüm taraflara hayırlı olmasını temenni ediyor. Hepinizi saygıyla selamlıyorum" dedi.
Konuşmaların ardından çalıştaya destek sunan, kurum, firma ve kişilere plaket takdimi yapıldı.
Açılış programının sonrasında bağcılıkla ilgili paydaşlar “İhracat ve Pazarlamada Tarımsal Kökenli Sorunların Çözümü Masası", “İklim Dirençli Sürdürülebilir Bağ Yetiştiriciliği Masası", “Bağlarda Entegre Hastalık ve Zararlı Yönetimi", “Organik Bağcılık Uygulamaları ve Mevzuat Masası", “Akıllı Teknolojiler, Mekanizasyon ve Tarım 4.0. Masası" olmak üzere 5 ayrı masada çalışmalarını yürüttüler.